vicdanı kangren olmuş padişahların nefes aldığı yer küreden
içerisinde umuttan başka hiçbir şey barındırmayan çocukların göçüşü ağır.
dilini, dinini, ırkını, cinsiyetini, mezhebini sorgulamadan evvel işlenen bi’ insanlık suçuna “suç!” diyemeyenler mışıl mışıl uyurken
zifiri karanlıkta bi’ ışığın düşüyle sonsuzluğa uyuyan masumların uykusu ağır.
çocuklar ıslansınlar ama ölmesinler.
birilerinin kokuşmuş günahlarının bedelini çocuklar ölü bedenleriyle kıyıya vurarak ödememeli.
hiçbir dava, hiçbir ulusal çıkar, hiçbir koltuk masum bi’ çocuğun aziz canından kıymetli değil, olmamalı.
“ürkek bir serçe gibi eğme başını
kaldır başını ve dimdik dur
bu senin değil, ülkemin ayıbı
hırpalanmış yerlerinden öperim çocuk.” -nazım hikmet-